get free quote

Üniversite kampüslerinin ilan panolarında, bloglarda, Linkedin gönderilerinde ve daha birçok iş ortamında görmeye alışık olduğumuz “startup” kelimesi gün geçtikçe popülerleşiyor. Girişimcilik derslerinin başında detaylı biçimde anlatılan startuplar geleceğin dünyasında çok daha büyük önem kazanacak. Çünkü “geleceğin dünyası” cesur girişimciler tarafından kuruluyor. 

Başarıya Giden Uzun Yol: Startup

startup-1

Facebook, Apple, AirBnB, Uber… Bu isimleri duyunca herkesin aklına devasa global firmalar geliyor. Öyle ki bu firmalar sanki başından beri görkemli plazalarda binlerce çalışana ev sahipliği yapıyor gibi bir izlenim veriyor. Oysa bunlar ve diğer birçok uluslararası firma bir zamanlar küçük atölyelerde, bakımsız ofis odalarında hatta küçük garajlarda kurulmuştu. 

Oldukça mütevazı sermayelerle kurulan startuplar, melek yatırımcı veya düşük ölçekli ortaklıklarla büyüyerek uzun bir süreç sonucunda ulusal ve uluslararası düzeylerde başarıya ulaşabilir. Bu sürece başlamak için gerekenler ise parlak bir fikir ile adanmış bir ekipten ibaret.  

Startupların Evrimi

startup-2

İngilizce kaynaklı bir terim olan startup, “yeni hayata geçen küçük şirket ve ona dair yapılan faaliyetler” anlamını taşır. Ancak bu sözcük literatüre yakın sayılabilecek bir tarihte geçti. 

İlk startuplardan biri olarak gösterilen Apple, 1976 yılında ünlü yazılımcılar Steve Jobs ve Steve Wozniak tarafından Amerika Birleşik Devletleri’nin Kaliforniya Eyaleti’nde, bir evin garajında kuruldu. Startupların düşük bütçeler ve kısıtlı imkanlarla nasıl sonunda başarıya ulaşabileceğine dair Apple’ın hikayesi sıkça anlatılır. 

Tarihler 1990’ları göstermeye başladığında, internet teknolojilerinin gelişmesiyle birlikte bu alandaki startupların sayısı da baş döndürücü bir şekilde arttı. Günümüzün devleri arasında gösterilen şirketlerin önemli bir kısmı da o dönem startup olarak yaşamına başladı. Bu dönemde özellikle ABD ve Avrupa’da çok sayıda üniversite öğrencisi veya yeni mezun bilgisayar mühendisleri, yazılımcılar ve farklı alandan girişimciler startuplar kurarak sermaye arayışına yöneldi. O dönemde risk alarak başarıya ulaşan genç girişimciler bugünlerde “dünyanın en zenginleri” listesinde kendilerine yer buluyor.

2019’a gelindiğinde startuplar 1970’lerdeki garajlardan üniversite amfilerine, geniş konferans salonlarına, devlet destekli atölyelere ve renkli festivallere taşındı. Günümüzde startuplara hayatımıza dokunan sayısız sektörde rastlamak mümkün. Üstelik genç girişimciler eskiye nazaran daha kolay fon bulabilme imkanına kavuşabiliyor. 

Startuplara yönelik ilginin canlanması, sermaye sahiplerinin bu alana daha fazla yönelmesi, beraberinde daha çok girişimcinin startup formatını kullanarak iş hayatına atılmasını getiriyor.

Startupların 4 Ortak Özelliği

Startuplar genelde teknoloji sektöründe gündeme gelse de aslında her alanda hayata geçirilebilir. Sektörü ne olursa olsun hemen hemen tüm startup yapılarında görülen belli başlı bazı özellikler bulunur. Bunlar aynı zamanda, startup kavramını geleneksel şirketten ayıran niteliklerdir.

startup-nedir-4

1. Hız

Konvansiyonel biçimde işleyen bir şirkete nazaran startupta hem karar alma hem de insan kaynakları yönetimi süreçleri çok daha hızlı işler. Takım elbise defilesinden farksız gösterişli yönetim kurullarının yerini üniversite kantinleri, mobilyasız ofisler veya öğrenci evleri alır. Hem işe başlama hem de mevcut operasyonları sürdürme adına startup yöneticileri daha kısa sürede karar alıp uygulama imkanına sahiptir.

2. Düşük Bütçe

Startuplar yalnızca girişimcilik ruhundan değil aynı zamanda maddi imkansızlıklar üzerine kurulur. Ancak olumsuz görünen bu tablo çoğu zaman avantaja dönüşebilir. Kısıtlı maddi imkanlar sebebiyle kendini risk altında hisseden startup kurucuları, hem zaman yönetimi hem de ekip oluşturmada olağanüstü beceriler edinme şansı yakalar.

3. Belirsizlik

Yeterli maddi kaynağa sahip olmayan startup kurucuları için gelecek umutla birlikte hüsran ihtimalini de barındıran dipsiz bir kuyudur. Hedeflere ulaşma zevkini tadabilecekleri gibi aylarının hatta yıllarının boşa geçtiğine de tanık olabilirler. Bu belirsizlik hali, melek yatırımcıları ikna etmede engel teşkil edebilir. Ancak kurucuların vizyonu ve gayreti, söz konusu durumu aşmak için önemli araçlardır.

4. Ekip Ruhu

Startuplar bir kişiyle kurulabildiği gibi bu sayı 10’a hatta 100’e dahi çıkabilir. Sayı kaç olursa olsun bu yapının geleneksel şirketlerden üstün olduğu önemli bir alan vardır. Şirketlere göre daha az sayıda kişinin daha yakın ilişkiler kurarak zorlukları birlikte göğüslediği startuplar, ekip ruhunun doruklara çıktığı bir iş modelidir. Bu dönemde kurulan dostluklar, sıkıntıların üstesinden birlikte gelme tecrübesiyle birleştiğinde yapılan işe pozitif katkı sunan bir hale gelir.

Startup Nasıl Kurulur?

startup-3

“Startup kurmak” deyince birçok kişinin aklına şirket kurmadaki bürokratik prosedürler geliyor. Bu yüzden startup hayalini rafa kaldıran binlerce genç var. Oysa bir startup, en azından kuruluş aşamasında, resmi niteliğe sahip olmak zorunda değil. 

Öncelikle parlak, veya parlak olduğunu düşündüğünüz, bir fikre ihtiyacınız var. Bu fikri kağıda dökmeli, detaylı biçimde anlatarak geliştirmelisiniz. Zamanla, söz konusu fikrin ilk aklınıza gelen halinden uzaklaşarak daha kapsamlı bir prototipe dönüştüğünü göreceksiniz. 

Hazırladığınız prototipi mümkün olduğunca çok kişiye gösterin ya da anlatın. Övgülere kulağınızı kapatıp yalnızca eleştirileri dikkate alın. Gelen eleştirilerle birlikte prototipinizi revize edin.

Bu adıma kadar tek başınıza geldiyseniz artık hayalinizi paylaşan, işinize dair benzer düşünceleri olan ve en önemlisi iş ahlakına sahip bir ya da birkaç ortak bulun. 

Prototipinize birlikte son şeklini verin ve kaynak arayışına girişin. Bu, bir melek yatırımcı yoluyla olabileceği gibi şirketlerle kurulacak diyaloglar sonucuyla da gerçekleşebilir. 

Prensiplerinize uygun şartları sağlayan bir maddi kaynak bulduktan sonra hedeflediğiniz iş modeline küçük ölçekte dahi olsa başlayabilirsiniz. İşe başladıktan sonra gidişatın sık sık başlangıçtaki fikriniz ve ardından geliştirdiğiniz prototiple ne kadar uyumlu olduğunu kontrol edin. İşinizin hedeflediğiniz yörüngeden çıkması, startupın başlangıçtaki ruhunu kaybetmesine yol açabilir, sizi zamanla ümitsizliğe düşürebilir. Tüm şartları sağladıktan sonra büyüyerek başarı çıtasını yukarı taşımak ise size kalıyor.